Ülkenizin bayrağını dalgalanırken gördüğünüzde ne hissediyorsunuz?Bayraklar, binlerce yıldır yaşadığımız topraklara olan umutlarımızı, hayallerimizi ve hatta öfkemizi temsil ediyor. Onları seviyoruz. Onları dalgalandırıyoruz. Onları yakıyoruz. Ha..

On dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısında, başta İstanbul’un gündelik hayatı olmak üzere devletin ve milletin içinde bulunduğu şartları günü gününe müşahede eden Ali Efendi, 1870-1878 yılları arasında Bas&i..

Günümüzde siyasi ilişkiler açısından bakıldığında tam bir kurtlar sofrası olan Ortadoğu’yu ve Kudüs meselesini anlamak için tarihin sayfaları arasında bir gezintiye çıkaran bu kitapta; Abbasi Halifeliği döneminde..

SadECE İnan diyerek çıktım yola.Obeziteye karşı verdiğim mücadele hayatımın en büyük mücadelesiydi.Vazgeçmedim, pes etmedim, yenilmedim ve sonunda başardım.Ben Ece. Obez Ece.30 yaşında kendine meydan okuyan ve @40kilonasilgider diyerek yola k..

Keniz Mourad, Saraydan Sürgüne adlı romanında, annesi Selma Sultan’ın hikâyesini son derece çarpıcı bir dille anlatıyor, Osmanlı sarayını ilk kez sarayın içinden, Fransız mandası Lübnan'dan, feodal Hindistan'dan bakarak g..

“… Benim bildiğim odur ki bana verdiğiniz vazife bölgesinde, cesedimi çiğnemeden tek bir Fransız Antep’e adım atamaz.”Asıl adı Mehmet Sait… Ama o namını yırtıcı bir kuştan aldı, ona Antep yöresinde herkes Şahin Bey derd..

Cennet yurdun elli beş bin Mehmet’iGöğsünden söndürüp onca şiddetiNur-ı şahadetle boğdu zulmetiAğılar bal oldu Gelibolu’daBu eserde vatan savunmasının en yüksek duygularla yapıldığı ve milletimize bu şanlı zaferi kanlarıyla, c..

“Birkaç dakika sonra top, atışa hazır hâle gelince, zihninden bir hesap yaptı Seyit. Bu hesaplamaya dayanarak ve göz kararıyla, namluyu biraz daha sağa kaydırdı. Yine bir dua okuyup Allah’a yalvardı. ‘Bismillah!’ diyerek ateşledi topu.Savaş gemisi Ocean’ı dümen tertibatından vurmuşlardı. Koskoca sav..

“İşgaldeki kalesini kurtarmak için son hücuma hazırlanan bir komutan gibi dimdik kuruldu eyer üstüne.Kendisine hücum emrini yine kendisi verdi: Sür atını Gökçen Efe! Şehitlikten öte yol mu vardır ki? Ferman yedi düvelinse, dağlar senindir!”İstiklal Savaşı’nda, Gökçen Efe’nin kızanlarından biri olara..

“Adam, gözlerini delip geçen bakışlardan öyle bir ürktü ki, yola uzattığı başını hemen geri çekti. Sanki o an Turgut Reis’in içinden geçenleri, içini titreten bu bakışlardan okumuş gibiydi:“Sen, Türkleri de Turgut Reis’i de hâlâ tanımamışsın. Bizim yiğitliğimiz, bileğimizden çok yüreğimizdedir. Bile..

“Boran Çavuş; kendisi fırtına olmuş esiyor, düşmanın üstüne üstüne… Soğuğa, kara, fırtınaya olduğu gibi, üzerine yağan kurşunlara da aldırdığı yok. Hedef gözetmeden basıyor, basıyor tetiğe… Bir ..

Ulubatlı Hasan romanını, muhteva olarak iki farklı çerçevede değerlendirmek gerekir. Birinci çerçevede, çocukluğundan şehit oluşuna dek, roman kahramanının yaşam öyküsünden kesitler var.İkinci çerçeve ise, çok büyük bir tarihsel olayı, İstanbul’un fethini içeriyor. Yani bu kitabın okurları, hem bir ..